Arapça öğrenenlerin istifadesine sunulmak üzere Akdem Yayınları tarafından iki dilde bir arada basıldı. Kitapta aynı hikâye karşılıklı sayfalar hâlinde hem Türkçe hem de Arapça olarak okunabilir. Yayınevinin kitapla ilgili güzel bir hizmeti de içindeki Arapça metinlerin seslendirilmiş olması. İçinde bulunan kare kod telefonlara okutularak sesli dinleme de yapılabiliyor.
Bilindiği gibi Peygamber Efendimiz'in (s.a.s.) mübarek sözlerine “hadis-i şerif” veya kısaca “hadis” denmektedir. Fakat O'nun ağzından çıkan sözler başka insanların sözlerinden farklıdır; onun her sözü haktır ve hidayete ulaştırıcıdır. Efendimiz (s.a.s.) hayatta iken bizzat kendisi sözlerinin öğrenilmesi ve öğretilmesi konusunda teşvikte bulunmuş ve sahabe neslinden başlayarak Müslümanlarca hadis rivayetine ve öğretimine ciddî önem verilmiştir.
Efendimiz'in (s.a.s.) bir hadislerindeki "Ümmetimin dinî işlerine dair kırk hadis derleyen kimseyi Allah Teâlâ fakihler ve âlimler topluluğu arasında diriltir" müjdesine nail olma arzusuyla yalnız muhaddis olarak meşhur olmuş âlimler değil farklı ilim dallarında meşhur olan pek çok âlim de hadislerden çeşitli derlemeler yaparak Müslümanların istifadesine sunmuştur. Bu tarzda yazılan çalışmalara Arapçada ‘erbaûn hadisen', Farsçada ‘çihil hadis', Türkçede ‘kırk hadis' denmiştir.
Hadis ilmi alanında ülkemizin yetiştirdiği seçkin isimlerden Prof. Dr. Mehmet Yaşar Kandemir de bu kervana katılanlardan. Yazarlık hayatının kırkıncı kitabı olarak kırk hadis derlemesini sunan yazar, eserinde biraz farklı bir üslup kullanıyor. Kırk bölümden oluşan kitabın her bölümünde hadis-i şerifler kısa bir hikâye ile veriliyor ve hikâyelerin sonuna gelindiğinde konuyla ilgili hadis-i şerif arz ediliyor. Böylece, zevkle okunan hikâyede sözün sonuna varıldığında bölüme insan sözlerinin en güzeli ile nokta konuluyor.